Ben seçsem daha farklı bir meslek seçmiş olurdum
BEN SEÇSEM DAHA FARKLI BİR MESLEK SEÇMİŞ OLURDUM..
Üniversiteye hazırlanan öğrenciler ile çalıştığım bir dönemde çok yakın bir dostum kuzeni için yardımcı olmamı talep etmişti. Seve seve yardımcı olacağımı söylediğimde, karşılaşacağım olaydan habersizdim. Velisi ile gelen öğrencimiz adına meslek kararını annenin vermesi beni epey germiş ve sinirlendirmişti. Soruları ile öğrenciyi arka plana iten anneye karşı kendimi tutamadığımı hatırlıyorum.
Anneye bu mesleği sen mi istiyorsun yoksa kızın mı istiyor diye sorduğumda direk dönüp annesine bakan kız masumane bir şekilde ikimizde dediğinde pek de inandırıcı gelmemişti. Tekrar soruyorum dediğim de annesi ya ben ya o diyerek çıkışmaya çalışmış, iki katı çıkışma ile anneyi bastırmıştım. Bastırmam bir şeyleri değiştirmemiş olmalı ki öğrencim kendi mesleğini değil de ailesinin seçtiği mesleği okumak için yola koyulmuştu.
Yaşadığım onlarca olay içinde en sarsıcısı bu olsa gerek bu hafta bu yazıyı yazmaya gerek duydum. Ve ailelerimizin öğrencilerimiz üzerindeki etkilerini gördükçe köpürsem de müdahale edebildiğim kadarı ile müdahale edip geri kalanına fayda sağlamamam da canımı yakmıyor desem yalan olur. Yazımı okuyan belki de 3-5 velim doğru kararlar verip birey olmuş evlatlarına söz hakkı tanır umarım.
Meslek seçimi ve eş seçimi bu hayatta en önemli iki şeydir derdi bir hocam. Öyle bir eş seçeceksin ki evine girdiğinde huzurun ve rahatın yerinde olacak mutlu olacaksın. Bir de öyle bir meslek seçeceksin ki her sabah uyandığında yine mi işe gidiyorum diye söylenmeyeceksin. İşte bunları sen seçeceksin sevgili kardeşim, ailenin görüşünü alacaksın tabi ki, bunun yanında artık karar verebilecek bir mekanizman olduğunu fark ederek, ilgilerini, yeteneklerini, gelecekte hangi işte ne yaparsan mutlu olabileceğini göz önünde tutabilirsin.
Gelecek kaygını çok iyi anlayabiliyorum. Ama sırf iyi bir parası var diye mutlu olmayacağın bir meslekte ömür boyu çalışman da sana dünyayı sana zindan edecek. Abraham Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde en üst basamak olan “Kendini Gerçekleştirme “ basamağına ulaşamayacaksın. Tüm sözlerim size Ali’ lerim, Ayşe’ lerim, bilin her ne olursa olsun kendinizi ailenizden daha iyi tanıyarak, en iyi yapacağınız işin ne olduğunu, elinizdeki yeteneklerinizi fark edin. Mutlu olun, mutlu olun ki sizlerden hizmet bekleyenleri severek yapacağınız işlerden ötürü mutlu edin. Böyle yaptıkça hep birlikte mutlu olalım bizlerde.
İki cümle de bizleri takip eden velilerimize diyelim. Sizler, bu ülkenin geleceğini yetiştiren en önemli kişilersiniz. Bunu hiçbir zaman yaban atmadığımı bilmenizi isterim. Ama gelecek noktasında artık kararlarını geleceğimizin teminatı olan gençlerimize bırakın. Onlar kendi yapabilecekleri işleri, ilgilerini, yeteneklerini kullansınlar. Hz. Ali Efendimizin sözünü hatırlatarak; “Çocuklarınızla 7 yaşına kadar oynayın, 15 yaşına kadar onlarla arkadaş olun, 15 yaşından sonra ise istişare edin,” o zaman geldiğinde istişareler ederek onlarla birlikte hareket edin. Onlar mutlu oldukça eminim ki sizler de mutlu olacaksınızdır.
Seçimlerinizi kendinizin yaptığı, her akşam eve gittiğinizde aradığınız gibi bir eş, her sabah işe gittiğinizde mutlu, huzurlu, severek gidebileceğiniz bir işiniz olması dileğiyle…
Arif KOÇAK
Psikolojik Danışman
arifkocak76@gmail.com