Dil ve Konuşma Güçlüğü

DİL ve KONUŞMA GÜÇLÜĞÜ

Sponsor Bağlantılar

Dil ve Konuşma Güçlüğü Olan Çocuklar

Konuşmanın akışında, ritminde, tizliğinde, vurgularında, ses birimlerinin çıkarılışında, artikülasyonunda, anlamında bozukluğu bulunan bireydir.

Dil ve konuşma güçlüğü; bireyler arası sözel iletişimde herhangi bir nedenle ve herhangi bir boyutta ortaya çıkan aksaklık ve düzensizliktir.

Nasıl Fark Edilir?

  • Sesleri atlarlar ya da düşürürler. Örneğin; “kapı” yerine “apı”
  • Kelimenin yanına aynı sesi ya da farklı bir sesi ekleyip çıkarabilirler. Örneğin; “saat” yerine “sahat”
  • Kelime içindeki bir sesi farklı bir ses ekleyerek çıkartarak söyleyebilirler. Örneğin; “araba” yerine “ayaba”
  • Sesleri uzatabilirler. Örneği; “a-a-a-amca”
  • Kelime ve heceleri tekrar edebilirler. Örneğin; “o-ol-maz”
  • Konuşurken istenmeyen jest ve mimikleri kullanabilirler.
  • Kelimeleri değişik şekilde vurgulayabilirler.
  • Konuşmaları kısıtlı ve sözcük dağarcıkları sınırlı olabilir.
  • İsteklerini ve duygularını nesnelere vurarak, çarparak gösterebilirler.
  • Konuşma sesi gür ya da zayıf çıkabilir.
  • Ses tonları farklı olabilir.
  • İsteklerini anlatmak yerine jest, mimik ya da başka türlü işaretleri kullanabilirler.
  • Konuşma sesi tiz ya da pes çıkabilir.

Öğretmenlere Öneriler:

  • Hatalı çıkan sesleri hemen düzeltmek, uyarmak ve suçlamaktan kaçınılmalıdır.
  • Hatalı sesleri doğru telaffuz ederek örnek olunmalıdır.
  • Öğrenci mutlaka dinlenmeli, dinlendiği hissettirilmelidir.
  • Doğru model olunmalıdır.
  • Doğal ve hecelemeden konuşulmalıdır.
  • Öğrencinin konuşmaları taklit edilmemelidir.
  • Öğrencinin konuşmak için gösterdiği çaba ödüllendirilmelidir.
  • Öğrencinin çıkardığı hatalı sesler duymazlıktan gelinmelidir.
  • Ona sorulan soruları başkasının cevaplamasına izin verilmemelidir.
  • Aile ziyaretleri yapılıp, aile ile iş birliği yapılmalıdır.

Anne Babaya Öneriler:

  • Anlaşılabilir telaffuz ile konuşulmalıdır.
  • Çocuk doğru konuşmadığı zaman ısrarcı olunmamalıdır. Yanıt alınmadığı zaman yorumsuz kalınmalıdır.
  • Sabır ve ilgi ile dinlenilmelidir.
  • İyi bir model olmak için açık, yavaş, anlaşılabilir konuşulmalıdır.
  • Konuşurken beden dilini ifade eden mimikler kullanılmalıdır.
  • Oyun oynayarak konuşmaya uygun ortamlar yaratılmalıdır.
  • Çocuğun duyabileceği ortamlarda konuşma bozukluğu hakkında bir başkası ile konuşulmamalıdır.
  • Dil altı bağı olan çocuklar doktora götürülerek tedavileri yaptırılmalıdır.
  • Küçük yaşlardan itibaren resimli kitaplarla çocuk konuşturulmaya teşvik edilmelidir.
  • Anlatırken konuşması kesilmemeli, hatası düzeltilmemeli ve hevesi kırılmamalıdır.
  • Çocuk konuşması hakkında eleştirilmemelidir.
  • Hatalı konuştuğu zaman konuşmanın düzeltilmesi istenilmemelidir.
  • Çocuktan her zaman mükemmel olması beklenmemelidir.
  • Erkek çocuklar kız çocuklarından daha geç konuşmaktadır. Erkek çocuklar 3 yaşına kadar konuşmadılarsa bir uzmana başvurulmalıdır.
  • Küçük yaştaki çocuklara mümkün olduğunca televizyon izletilmemelidir.
  • Bebeksi konuşmalar pekiştirilmemelidir.
  • Konuşurken onun yerine cümle tamamlanmamalı ya da konuşması kesilmemelidir.
  • Konuşmasına ilişkin yaşanılan kaygı çocuğa yansıtılmamalıdır.
  • Evde farklı şive ve lehçelerle konuşulmamalıdır.