Okula başlarken II

04.12.2018
884
Okula başlarken II

Çocuklarda, her gelişim dönemine özgü davranışlar vardır. Bu dönemsel davranışları değerlendirmek için çocuğun içinde bulunduğu dönemi iyi bilmek önemlidir. Çocuk yeni öğrenme görevlerine, temel ön öğrenmelere okul öncesi dönemdeki kazanımları ile ulaşır. Bu süreçte okul öncesi kurumların da payı vardır ancak en önemli görev aileye düşmektedir. Ailenin çocuğa sunacağı uyarıcılar ve birlikte geçireceği kaliteli zaman dilimleri çocuğun ön öğrenmelerini arttırmaktadır.

Çocuk okula başlarken hazırbulunuşluk öğretmen için önemli bir değerlendirme kriteridir.  Hazır bulunuşluk; çocuğun herhangi bir duygusal karışıklığa uğramadan, kolayca ve yeterli öğrenmeyi gerçekleştirmesidir. Bu olgu, sadece olgunlaşma ile ulaşılacak bir nokta değildir. Günümüzde, çocuğun okula uyum sağlaması ve başarılı olması, okulun taleplerini yerine getirebilecek ön bilgi, beceri ve donanımlara sahip olması ile ilgilidir.

Hazırbulunuşluğu etkileyen faktörleri gruplandırabiliriz;

-Fiziksel faktörler; bedensel gelişim, görme, işitme, el göz koordinasyon ritmi, genel sağlık,

-Zihinsel faktörler; zeka ve dil gelişimi,

-Duygusal faktörler; aile içi uyum, duygu ifadesi, başarı ve başarısızlık duygusu, ayrılık,

-Sosyal faktörler; aile bireylerinin çocukla geçirdiği zamanın kalitesi, çevresel olanaklar.

Çocuğun gelişimini ele alırken tüm bu faktörler birlikte değerlendirilmelidir.

Okula başlama olgunluğuna erişmiş bir çocuk evden ve anneden kolay ayrılabilmelidir. Çocuk farklı bir yetişkinle gün boyu birlikte olacaktır. Öğrenmeye isteklilik düzeyi bu adaptasyonda önemlidir. Çocuk, öğretmenin talimatlarını dinlemeli, anlamalı, yerine getirmelidir; dikkatini belli bir süre toplayabilmesi beklenmektedir. Tenefüslerde kendini koruyabilmesi ve dengeli hareket etmesi istendik davranışlardandır. Kendi kendine giyinme, tuvalet kontrolü, kendi temizliğini yapma gibi öz bakım becerileri çocuğun ortama hazır olmasının göstergelerindendir. Sırasını bekleme, başladığı işi bitirme, verilen görevi yerine getirmede sebat etme ve sorumluluklarını bilme gibi sosyal ortam davranışlarını sergilemelidir. Tüm bunları yaşarken, ortamdaki diğer çocukların varlığını kabul etmeli ve kendini çevresindekilere ifade etmeye açık olmalıdır.

Okula yeni başlayan bir çocukla elbetteki problemler yaşamak olasıdır. Bu problemlerin başlıca nedenleri:

*Bulunduğu ortamda dikkat çekmeye çalışma

*Anneden ayrılmayla ilişkili okul korkusu

*Katı disipline karşı intikam duygusunun pekişmesi

*Anne babanın aşırı koruyuculuğundan kaynaklı yetersizlik duygusu

Gözlemlenebilecek istenmeyen davranışların anlaşılması ve sorunların doğru yaklaşımla çözülmesinin ön koşulu yine çocuğun iyi tanınmasıdır. Tüm bu süreçte çocuğun okula olumlu tutum geliştirmesi istenmekte, okul fobisinin oluşmaması için dogru adımların atılması gerekmektedir.

Çocuklarda okul fobisinin oluşması belli başlı sebeplere bağlı olabilir;

*anne babaya bir şey olacağı korkusu,

*ebeveyinlerin kendini bırakıp gideceği korkusu,

*anne babanın boşanması,

*aileye katılan yeni kardeş,

*taşınma-maddi sorunlar-hastalık,

*yakın birini kaybetme

gibi durumlar sıralanabilir. Bu olumsuz durumların yaratmış olduğu okula karşı olumsuz tutumu ortadan kaldırmak için öğretmen çeşitli yöntemlere başvurulabilir;

*arkadaş toplantıları düzenlemek,

*yeni ve ilgi çekici oyunlar geliştirmek,

*korkusunu ifade etmesine fırsat verecek ortamlar yaratmak,

*okul- aile işibirliği içinde olmak,

*kararlı bir ttutumla çocuğun okula devamını sağlamak,

*ödüllendirme

bunlardan bazılarıdır. Dikkat edilmesi gereken unsur ise; çocuktaki tedirginliği pekiştirici davranışlardan kaçınmaktır. Eğitim ortamında korkutmaya asla yer verilmemelidir.

Sınıf içi problem davranışların çözümlenememesinde, kurallara ayak uyduramama büyük bir problemdir. Burada esaslı bir sınıf yönetimi devreye girer. Sınıf yönetimi; öğretmen ve öğrencilerin çalışma engellerinin en aza indirilmesi ve öğretim ortamının uygun kullanılması, etkinliklere öğrencilerin etkin katılımının sağlanmasıdır. Kaliteli öğrenmeyi sürekli hale getirmek sınıf yönetimiyle doğru orantılıdır. Ortak yaşam alanı olan sınıfta esas özneler; öğrenci ve öğretmendir. Belirli bir program çerçevesinde amaçlara ulaşmak sınıf yönetiminin dinamiklerini kullanarak gerçekleşebilir. Öğretmenin asıl mahareti burada kendini gösterir.

 

YAZAR BİLGİSİ
Rehberlik Servisi
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.