Şizofreni

18.09.2017
1.905
Şizofreni


Şizofreni

Şizofreni aslında günlük yaşamda sıkça duyduğumuz, kimi zaman korktuğumuz kimi zaman ise hiç fark etmediğimiz hem genetik hem çevresel etmenlere dayalı çeşitli tedavi yöntemleri ile etkisi azaltılabilse de hayat boyu devam eden bir psikozdur.

Şizofreni hastaları günlük yaşamda düşünce, duygu, hareket üçlüsü bağlamında, gerçeği algılamada, kişilerarası ilişkilerde zorluk yaşayan bir beyin fonksiyonuna sahiptir. Zamanla bu durum kişinin yaşadığı çevre ile tetiklenip beklenmeyen boyutlara da ulaşabilir. Tabi bu psikolojik veya daha çok psikiyatriktik boyutta yaşanan ruhsal hastalık kişiden kişiye çeşitlilik gösteren türlere ayrılır. Genel anlamda 5 kategoride incelemek gerekirse;

  • Paranoid Şizofreni:

Sanrı dediğimiz yanlış inançlara sahip olan bu bireyler bir şeyin veya birinin onları cezalandırdığını düşünür.

  • Hebefrenik Şizofreni:

Karışık diyebileceğimiz bir zihne sahip olan bu bireyler günlük yaşamda düzensiz davranışlara sahiptir.

  • Katatonik Şizofreni:

Daha çok fiziksel dönüt veren bu bireyler genel anlamda hareketsiz ve tepkisizdir, buna ek olarak kelime veya cümle tekrarı yapabilir.

  • Ayrışmamış Şizofreni:

Net bir tanı konulamayan gruptur.

  • Kalıntı (Rezidüel) Şizofreni:

Şizofreni belirtilerinin azalmış olan gruptur.

Peki,  şizofreni belirtileri nelerdir?

Genel olarak pozitif, deorganize ve negatif olarak üç gruba ayrılan şizofreni belirtileri farklı zamanlarda şiddete bağlı değişik tepkilere neden olabilir.

Pozitif belirtilere baktığımızda, delüzyonlar yani gerçeğe dayalı olmayan düşünceler ve halüsinasyonlar yani gerçekte olmayan şeyleri görmek, duymak veya hissetmek gözümüze çarpar.

Deorganize belirtilere baktığımızda, kişinin net olarak bir davranışa veya düşünceye odaklanmadığın görmekteyiz. Örneğin; garip yürüme şekilleri veya hızlı düşünce değişimleri..

Negatif belirtilere baktığımızda, pozitifin aksine normal davranışlarda eksiklerin olduğunu görmekteyiz. Örneğin; düşük enerji, ifade eksikliği..

Şizofreni nedenleri ise;

Aslında diğer psikolojik rahatsızlıklarda da olduğu gibi, kesin veya tek bir sebebe bağlı olmayan şizofreni daha çok biyolojik nedenlere bağlıdır.

Örneğin, kalıtsal olarak ikizlerin birinde şizofreni görüldüğü zaman diğerinde de görülme olasılığı vardır. Aynı şekilde anne veya babası hatta kardeşi şizofren bir bireyin kendisi de risk grubu içerisindedir.

Çevresel etmenler ise aile yapısı, stresli yaşam ve kişilerarası sorunlar etrafında şekillenebilir. Bu durumlar kalıtsal bir nedenle başlayan süreci tetikleyici roldedir.

Peki kimler risk grubudur;

Aslına bakıldığında her yaştan, her ırktan ve cinsiyetten herkes aynı oranda risk grubundadır. Bunun yanında erkeklerde ve 20’li yaşlarda başlama olasılığı yüksektir.

Tedavide ise,

İlk akla gelen hiç şüphesiz ilaç tedavisi oluyor. Bu bağlamda farklı isimlerde çokça ilaca denk gelebiliriz. Bu ilaçlar işlevsel olarak şizofreniyi tamamen ortadan kaldıramasa da delüzyon ve halüsinasyonları azaltmaktır. Bu klinik tedavinin ise ileri boyutu hastaneye yatmak olacaktır. Fakat Psikolojik Danışmanlık sürecinde bu durumu ele alırsak;

  • Bireysel Psikoterapi
  • Aile Terapisi
  • Grup Terapisi
  • Rehabilitasyon

gibi yöntemlerin önemini görmekteyiz.

Yapılan araştırmaya baktığımızda;

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde yaşayan şizofreni hastaları ile çalışıldığını görmekteyiz. Bu çalışma yukarıda belirttiğimiz şizofreni alt tiplerine göre (daha çok paranoid ve dezorganize) değişen sosyo-demografik ve klinik özellikler tanımlanmıştır. Buna ek olarak ilaç seçimi ve tedavi süreci de ele alınmıştır. Ayrıntılı bilgiye ulaşmak için makalenin aslında da bakabilirsiniz.

Genel anlamda göze çarpan ise araştırmanın yapıldığı bölgedeki sağlık koşullarının yetersiz oluşu, işsizlik ve eğitim düzeyinin düşüklüğüdür. Buna rağmen ilaç tedavisi sürecine kişinin aileden ve yakın çevresinden gördüğü sosyal desteğin önemli etkisi olmuştur.

Sonuç olarak,

Şizofreni gerçekliği ile yüzleşmemiz gereken bir hastalıktır her ne kadar hastaları bunu fark edemese de.

 

 

Elif Zeynep Yol
Psikolojik Danışman
elifzeynepyol@gmail.com

 

 


Kaynakça
Belli, H., Özçetin, A., Ertem, Ü., Alpay, E., Bahçebaşı, T., Kıran, Ü. K., … & Bayık, Y.             (2007). Şizofreni hastalarında bazı sosyodemografik özellikler ve tedavi ile ilişkili             etkenler. Anadolu Psikiyatri Dergisi8(2), 102-12.
http://www.e-psikiyatri.com/kategori/sizofreni-teshis-tedavi/sayfa/1
https://www.npistanbul.com/tr/sayfa/sizofreni


 

YAZAR BİLGİSİ
Rehberlik Servisi
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.