Görgü Kuralları

16.11.2020
15.606
Görgü Kuralları

Yaşadığımız toplum içerisinde dışlanmamak ve kendini topluma ait hissedebilmek için bazı kurallara uymak gerekmektedir. Bu kurallar genelde görgü kuralları olarak adlandırılmaktadır. Ve genellikle sorgulanmadan uyulması beklenmektedir.

Görgü kuralları; sadece belli başlı rutinleri uymayı temele alan bir konu değildir. Görgü bir yaşam tarzı olarak benimsenmesi gereken bir olgudur. Kültürden kültüre değişen görgü kuralları olsa da kuralların çoğu genellikle evrensel niteliktedir. Sonuçta hiçbir kültür otobüste yaşlılara yer verme, nezaket sözcükleri kullanma, konuşurken kötü kelimler kullan diye görgü kuralları yoktur. Oluşturulan bu kurallara karşı insanlar uymayı ya da uymamayı tercih eder.

Görgü kuralları yazılı ve yazısız kuralların tamamından oluşmaktadır. Yazılı olanlar gibi yazısız olanlarda dünyanın gelişimine karşı zaman içerisinde değişim gösterebilmekte, güncellenmekte ya da yok olmaktadır. Bazı durumlarda güncellenmesi ya da gelişime ayak uyduramadığı için yok olması gereken kuralların, güncellenmemesi bireylerin hayatlarını zorlaştırmaktan öteye geçmez.

Yıllar öncesinde var olan bir görgü kuralı belki bugün kullanılmamaktadır. Ya da ilerleyen teknoloji ile hayatımızın devamında bizi nasıl görgü kuralları bekliyor bu konu hakkında da pek bilgi sahibi değiliz. Küçük bir örnekle bir sene kadar öncesinde maske takmak bir görgü kuralı değilken, bugün maske takımı öncelikle sözlü görgü kuralı listesine alınmış ardından yazılı kurallar listesine girdi.

Görgü kurallarının içerisinde; nezaket, hoşgörü, saygı, tevazu ve sadelik ve diğerleri yer almaktadır.  İçinde yaşanılan çağdan direk olarak etkilenen görgü kurallarını bireylerden bağımsız incelemek imkânsızdır. Gelişen teknoloji ile yüz yüze olmayan internet iletişimleri dahil insanlardan görgü kurallarına uymaları beklenmektedir. Görgü kurallarına uyma sonucunda bireylerin kazançları; kurmak istedikleri iletişimin kolaylaşması, daha içten daha sağlıklı ilişkilerin oluşması ve sağlaması şeklinde sıralayabiliriz. Bunun aksi durumlarda kaba, kırıcı, başkasına saygısız kişilerin sağlıklı iletişim kurması olanaksızdır.

Bireyler görgü kurallarına uysa da bunu sıklıkla gören ve gözlemleyen karşı taraftır. Bu durum da insanın aklına ben başkaları için mi görgü kurallarına uyuyorum sorusunu getirmektedir. Aslında hayır hiç birimiz başkası için kurallara uymuyoruz. Her bireyin inancına göre; karma için, iç huzuruna ulaşmak için ya da herkese karşı duyulan derin saygı için görgü kurallarına uymaktadır.

Bunu karşı taraf için yaptığımızı düşünmeye başladığımız an belirli tabuların içerisinde sıkışmaya başlarız. Bu sebeple bu görgü kurallarına daha çok kendimize olan saygımızdan uyarız ve bunu belirli mekanlar için sınırlandırmaz ‘yaşam tarzı’ haline getiririz. Evet ne kadar nazik insan ya da ne kadar kaba insan diye başkalarının etiketlemeleri ile sahip olduğumuz sıfatlardan haberimiz olacaktır, ama nazik olarak adlandırılan birey pozitif etiketlere de sahip olabilmek için görgü kurallarına uymuyor sonuçta. Birey bunları başta pozitif etiketleme alma amacıyla yerine getirse de zamanla davranış haline de getirebilir. Ya da süreç içerisinde bunun olmasını ümit ederiz.

YAZAR BİLGİSİ
PDR lisans eğitimimi Sivas Cumhuriyet Üniversitesinde 2016 yılında tamamladım. PDR yüksek lisans eğitimimi Aksaray üniversitesinde 2020 yılında tamamladım. 2017 yılından beri MEB/PİKTES projesinden psikolojik danışman ve rehber öğretmen olarak çalışıyorum. 2017 yılında; aile danışmanlığı eğitimi, cinsel terapi eğitimi, şema terapi eğitimi ve işaret dili eğitici eğitimi sertifika programlarına katıldım.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.