2024 YKS Sonuçları Mercek Altında: Değişen Ne Oldu? Adayları Neler Bekliyor?

Milyonlarca öğrencinin ve ailenin heyecanla beklediği 2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı. Sonuç belgeleriyle birlikte ÖSYM tarafından yayımlanan sayısal veriler, bu yılki sınavın karakteristiğini ve geçen seneye göre yaşanan önemli farkları gözler önüne seriyor. Peki, rakamlar bize ne anlatıyor? 2023 ile 2024 arasında neler değişti? Tercih döneminde adayları neler bekliyor? İşte detaylı analizimiz.

1. Katılım Düştü, Rekabetin Dengeleri Değişti

Bu yıl göze çarpan ilk değişiklik, sınava katılım sayılarındaki azalma oldu. 2023 yılında TYT’ye 3.5 milyondan fazla aday başvururken , 2024’te bu sayı 3.1 milyona geriledi. Benzer bir düşüş AYT oturumunda da yaşandı; başvuran aday sayısı 2.5 milyondan 2 milyona düştü. Sınava giren aday sayısındaki bu genel azalma, ilk bakışta rekabetin düştüğü izlenimini verse de asıl belirleyici olan testlerin zorluk derecesi ve adayların bu testlerdeki performansı oldu.

2. Testlerin Nabzı: Matematik Sarstı, Sosyal Bilimler Şaşırttı

Her yıl olduğu gibi bu sene de bazı testler belirleyici rol oynadı. Özellikle bir test vardı ki, sıralamalarda adeta bir deprem etkisi yarattı: AYT Matematik.

• AYT’nin Elek Testi: Matematik 2024 AYT, Matematik testinin zorluğuyla damga vurdu. 2023 yılında 40 soruluk testte 7.204 olan ortalama , bu yıl neredeyse 2 netlik bir düşüşle 5.315’e geriledi. Bu keskin düşüş, AYT Matematik testinin ne kadar seçici olduğunu ve özellikle Sayısal ile Eşit Ağırlık puan türlerinde sıralamaları doğrudan etkileyeceğini gösteriyor.

• TYT’de Durum Ne? TYT oturumunda ise adayların yüzünü bir nebze de olsa Türkçe testi güldürdü. 2023’te 19.168 olan Türkçe ortalaması , 2024’te 20.172’ye yükseldi. Ancak Temel Matematik ortalamasında küçük bir gerileme yaşandı.

• Sözel Adayları İçin Yeni Sinyaller AYT’nin sözel bölümünde ise ilginç artışlar dikkat çekti. 10 soruluk Tarih-1 testinin ortalaması 2.054’ten 2.718’e , 6 soruluk Coğrafya-1 testinin ortalaması ise 1.460’tan 2.200’ye yükseldi. Bu artışlar, Sözel puanıyla tercih yapacak adaylar için yığılmaların olabileceğine ve sıralama yarışının daha çetin geçeceğine işaret ediyor.

3. Puanlar ve Sıralamalar: Sayısal Adaylar İçin Zorlu Yıl

Testlerdeki zorluk değişimleri, doğrudan puan dağılımlarına yansıdı. Özellikle yüksek puan dilimlerinde önemli farklılıklar göze çarpıyor.

• Sayısal Puan Türünde Makas Açıldı: AYT Matematik testinin zorluğu, en büyük etkisini Sayısal puan türünde gösterdi. 2023’te 53,760 aday 400 ve üzeri Sayısal puan alırken , bu sayı 2024’te yaklaşık 20 bin kişi azalarak 34,156’ya düştü. Benzer şekilde, 200 puan barajını geçen aday sayısı da Sayısal’da yaklaşık 96 bin kişi azaldı. Bu, Sayısal puanıyla öğrenci alan bölümlerde, geçen seneye göre daha düşük başarı sıralamasına sahip adayların yerleşme ihtimalinin arttığı anlamına geliyor.

• Sözel Puan Türünde Yığılma Sinyali: Tam tersi bir durum Sözel puan türünde yaşandı. 2024’te 400 ve üzeri puan alan Sözel adayı sayısı 1,919’dan 3,088’e yükseldi. 300 ve üzeri puan alan aday sayısı ise yaklaşık 28 bin kişi arttı. Bu durum, Sözel bölümler için rekabetin ve yığılmanın artacağının habercisi.

• Eşit Ağırlık Arafta Kaldı: Eşit Ağırlık adayları ise hem Türkçe-Edebiyat testlerinin görece kolaylığı hem de Matematik testinin zorluğundan etkilendi. 400 ve üzeri puan alan aday sayısında 2023’e göre bir düşüş yaşandı.

Sonuç: Tercih Döneminde Ne Yapmalı?

2024 YKS, azalan katılıma rağmen özellikle AYT Matematik testinin zorluğuyla sıralamaları yeniden şekillendiren bir sınav oldu.

• Sayısal adayları için bu yıl, geçen seneye kıyasla daha düşük sıralamalarla daha iyi bölümlere girme fırsatı doğabilir. Tercih listelerini daha geniş bir aralıkta tutmaları akıllıca olacaktır.
• Sözel adayları için ise artan ortalamalar ve yığılmalar nedeniyle sıralama rekabeti daha yoğun geçecek. Tercih yaparken bu durumu göz önünde bulundurmalılar.
• Tüm adaylar için en önemli kural, puanlardan ziyade başarı sıralamalarına odaklanmaktır. Özellikle bu yıl gibi test zorluklarının belirgin şekilde değiştiği yıllarda sıralamalar en güvenilir yol göstericidir.

Unutmayın, tercih dönemi en az sınava hazırlık süreci kadar stratejik ve önemlidir. Verileri doğru okumak, kendi sıralamanızı ve istediğiniz bölümlerin geçmiş yıllardaki sıralamalarını dikkatle analiz etmek, sizi hayallerinizdeki üniversiteye bir adım daha yaklaştıracaktır. Herkese bu zorlu süreçte bol şans!