“Sorun Çıkmadı”dan “Keyif Aldım”a: Dilimizin Gizli Pusulası
Günlük hayatta yaptığımız işlerin ardından bize “Nasıl geçti?” diye sorulduğunda çoğumuzun ağzından farkında bile olmadan aynı cümle dökülür:
“İyiydi… Sorun çıkmadı.”
Bu basit cümle, aslında düşündüğümüzden çok daha fazla şey anlatır. Çünkü bir işin iyi olmasını, çoğu zaman sadece sorun yaşanmamasına bağlamışızdır. Keyfi, verimi, akışı, mutluluğu, öğrenmeyi, iş birliğini değil; yalnızca sorun yokluğunu ölçüt alırız. Sanki “Keyif aldım,” “İlham vericiydi,” “Verimli geçti,” “Güzel hissettim” demek biraz lüksmüş gibi…
Oysa dil, insanın içsel pusulasıdır. Ne söylediğimiz, dikkatimizi nereye verdiğimizi gösterir. Sürekli “sorun çıkmadı”ya odaklanınca, zihnimiz zamanla risk taramaya koşullanır; iyi anların kıymeti görünmez olur.
Sorunsuzluk = İyilik yanılgısı
Diyelim ki bir toplantı yaptınız.
Arkadaşınız soruyor:
— “Toplantı nasıldı?”
Cevap yine çok tanıdık:
— “İyiydi, bir sorun olmadı.”
Peki gerçekten iyiydi mi?
Katılımcılar aktifti mi?
Yaratıcı fikirler çıktı mı?
Birlikte düşünmek keyif verdi mi?
Zamanın nasıl geçtiğini fark ettiniz mi?
Bu soruların cevabı belki de “Evet.”
Ama biz bunları söylemeyip sadece “sorun yoktu” dediğimizde, aslında iyi olan şeyleri görünmez kılıyoruz.
Bir öğretmenin örneği
Geçenlerde bir öğretmen şöyle dedi:
“Velilerle toplantı yaptım, sorunsuz geçti.”
Biraz konuştuktan sonra fark ettik ki toplantı sadece sorunsuz değilmiş;
-
Veliler çok ilgiliymiş,
-
Birkaç anne duygularını ilk kez ifade etmiş,
-
Öğretmen kendini güçlü hissetmiş,
-
Ortam sıcakkanlıymış,
-
Birlikte kahkaha bile atılmış.
Fakat bunların hiçbiri dile gelmemişti.
Çünkü bizim kültürel kodumuz, “sorun çıkmadıysa şükret” üzerine kurulu.
Dil değişirse, odak da değişir
Bazen tek bir kelime bile iç dünyamızı yeniden düzenler.
Mesela:
-
“İyiydi, sorun çıkmadı” yerine
“Güzel geçti, insanların katkısı beni mutlu etti” -
“Hallettik işte” yerine
“Yaparken akışta hissettim” -
“Bir problem olmadı” yerine
“Sonuçtan memnunum, iyi hissettirdi” -
“Normal geçti” yerine
“Paylaşım doluydu, bana iyi geldi”
Bu değişiklik sadece kelimelerde değildir.
Odak noktamız da değişir.
Zihin, “ne olmadı”ya değil, “ne oldu”ya bakmaya başlar.
Küçük bir egzersiz
Bugünden itibaren biri “Nasıl geçti?” diye sorduğunda kendine şu soruyu yönelt:
“Bu deneyimin içinde beni gülümseten ne vardı?”
Çünkü “sorun çıkmaması”, iyi bir hayatın değil, nötr bir hayatın ölçütüdür.
Oysa biz nötr değil; canlı, anlamlı, keyifli bir yaşamın peşindeyiz.
Son söz
Dilimizi değiştirmek, deneyimimizi de değiştirir.
“Sorun çıkmadı” kültüründen “keyif aldım” kültürüne geçtiğimizde, hem kendimizle hem hayatla kurduğumuz ilişki daha sıcak, daha görünür ve daha tatmin edici hale gelir.
Biri bir gün yine sana “Nasıl geçti?” diye sorarsa…
Belki de bu kez şöyle dersin:
“Güzel geçti. İyi hissettirdi. Keyif aldım.”
Ve inan bana, hayat da tam o noktadan itibaren değişmeye başlar.